Yağ asitleri cilt, solunum sistemi, dolaşım sistemi, beyin ve organlar gibi vücudun tüm sistemlerinin normal olarak işlev yapabilmesi için önemlidir. Vücudun kendi başına üretmediği temel yağ asitleri olarak adlandırılan iki yağ asidi vardır.
İnsan vücudunun üretemediği iki temel yağ asidi olan omega 3 ve omega 6; beyin gelişimi, bağışıklık sistemi fonksiyonu ve kan basıncı için önemlidir. *
Bu yağ asitlerini insan vücudu üretemediğinden gıdalardan ve gıda takviyelerinden sağlanması gerekmektedir. *
Omega-6’nın Faydaları
- Yapılan araştırmalar altı ay ve daha uzun süre bir omega-6 yağ asidi türü olan gama linolenik asit (GLA) almanın diyabetik nöropati (Diyabetli hastalarda periferik sinir sisteminde oluşan yapısal ve fonksiyonel bozukluklar * ) hastalarında sinir ağrısını azaltabildiğini göstermiştir. Çuha çiçeği yağında bol miktarda GLA bulunmaktadır.
- Antienflamatuar etkisi bulunmaktadır. Kanser, diyabet, kalp rahatsızlıkları, artrit ve Alzheimer gibi kronik hastalıkların oluşma riskini düşürür. *
- Bağışıklık sistemini destekler.
- Yapılan bir çalışma GLA takviyesi alınmasının romatoid artrit semptomlarını önemli ölçüde azalttığını göstermiştir. Ancak bu tip rahatsızlığı bulunan kişiler doktorlarının önerilerini uygulamadan, sadece omega-6 kullanarak tedavi olmaya çalışmamalıdır. *
- Meme kanseri tedavisinin yanında, ilaçlara ek olarak GLA takviyelerinin alınmasının meme kanseri tedavisinde tek başına ilaçtan daha etkili olduğu bulunmuştur. * *
- GLA tek başına ya da balık yağında bulunan omega-3 yağ asitleriyle birlikte alındığında, kan basıncını ve yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olmaktadır. *
- Tüketilen doymuş yağ (genellikle hayvansal yağlardır ve oda sıcaklığından katı durumdadırlar) ve karbonhidrat miktarını azaltarak; linoleik asit (bir tür omega-6) bakımından zengin gıdalar (bitkisel yağlar ve fındık gibi) tüketmek koroner kalp hastalığı oluşma riskini azaltmaktadır. *
- Omega-3 ve omega-6 yağ asitlerini dengeli olarak alanların kemik ve omurgalarında iyileşme görülmüştür. Bu nedenle bu yağ asitlerinin kemik ve iskelet sağlığını desteklediği düşünülmektedir. *
- GLA; doksorubisin, sisplatin, karboplatin, idarubisin, mitoksantron, tamoksifen, vinkristin ve vinblastin gibi anti kanser tedavilerinin (kemoterapi ilaçlarının) etkilerini artırabilmektedir. *
- Zeytin yağı, susam yağı, haşhaş yağı, ayçiçek yağı, soya yağı, mısır yağı ve pamuk yağı gibi bitkisel yağlar
- Buğday tohumu, üzüm çekirdeği, kabak çekirdeği, chia tohumu gibi tohumlar
- Dana eti, tavuk ve yumurta gibi hayvansal gıdalar
- Eşek otu (Oenothera biennis) yağı
- Siyah üzüm yağı
- Safran
- Spirulina (çoğunlukla mavi-yeşil yosunlar olarak da bilinir)
- Fındık, ceviz, badem, kaju, yer fıstığı ve Antep fıstığı gibi kuru yemişler
- Marul, brokoli, ıspanak ve lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler
Omega 6’nın Zararları
- Omega-3 ve omega-6 birbirleriyle dengeli olarak tüketilmelidir. Omega-3 ve omega-6 yağ asitleri arasındaki dengesizlik, obezite, depresyon, disleksi, hiperaktivite ve hatta şiddete eğilime katkıda bulunabilir. * Omega-6 ve omega-3 dengesi için önerilen oran yaklaşık 2:1 (2 omega-6, 1 omega-3) şeklindedir. *
- Ortalama bir beslenme düzeninde omega-6 yeterince alınmaktadır. Egzama, sedef hastalığı, artrit, diyabet ve meme hassasiyeti gibi rahatsızlıkları tedavi etmediğiniz sürece takviye alınması gerekli değildir. Ancak diyetinize eklenecek omega 6 takviyeleri yaş, vücut, tedavi edilen rahatsızlık gibi birçok etkene göre belirlenir. Bu nedenle doktorunuzun önermediği dozda omega-6 takviyesi kullanmayınız.
- Hamile kadınların takviye omega-6 kullanmadan önce doktorlarına danışmaları gerekmektedir.
- Prostat kanseri olan kişilerin omega-6 yağ asitlerini tüketmemeleri önerilmektedir. Prostat kanseriyseniz beslenme planınızı oluşturmadan önce doktorunuza danışmanızı öneririz.
- Kan inceltici ilaç kullanıyorsanız doktorunuza danışmadan omega-6 takviyesi kullanmayınız. *