Koenzim q10 ilk olarak 1957 yılında saptanmıştır. Özellikle kalp, karaciğer, böbrek ve pankreas başta olmak üzere vücudun tamamında bulunan vitamin benzeri bir maddedir. Et ve deniz ürünlerinde ufak miktarlarda yenilebilir. Koenzim q10 yarıca, ilaç olarak kullanılmak üzere laboratuvarlarda da yapılabilir.
Birçok insan koenzim q10’u kalp yetmezliği, göğüs ağrısı (anjina), yüksek tansiyon ve bazı kanser ilaçlarıyla bağlantılı olarak oluşan kalp problemleri gibi kalp ve kan damarları rahatsızlıklarının tedavisinde kullanır. Ayrıca, şeker hastalığı,diş eti rahatsızlıkları (hem ağız yoluyla hem de doğrudan diş etlerine uygulanarak), göğüs kanseri, hungtington hastalığı, Parkinson hastalığı, kas distrofisi, egzersiz dayanıklılığını artırma, kronik yorgunluk sendromu ve laym hastalığı için kullanılmaktadır.
Ayrıca bazı insanlar koenzim q10’un enerjiyi artırdığını düşünmektedir. Bu düşünce, Enerjinin transferinde şarj edilebilir bir bateri fonksiyonu gören vücut hücrelerinde bulunan bir molekül olan ATP üretiminde rol oynamasından ileri gelmektedir. Koenzim q10, vücut hücrelerinde enerji üretimini kısıtlayan kalıtsal ya da edinilmiş hastalıkların (mitokondriyal hastalıklar) tedavisinde ve egzersiz performansını artırmada denenmektedir.
Koenzim q10’u HIV/AIDS, erkek infertilitesi, migren baş ağrısı olan insanlarda bağışıklık sistemini güçlendirmek ve kas ağrılarını önlemek için kullanılmaktadır.
Ayrıca yaşam süresinin uzatılması amacıyla da kullanılmıştır. Bu fikir, koenzim q10 seviyesinin yirmili yaşlarda en yüksek seviyede olmasından dolayı ortaya çıkmıştır. Seksenli yaşlar itibariyle koenzim q10 seviyesi doğum anındaki seviyeye kıyasla daha düşüktür. İlerleyen yaşlarda koenzim q10 seviyesinin restore edilmesi insan ömrünü uzatabilir.
Koenzim Q10 Faydaları
Koenzim q10, vücuttaki birçok organ ve kimyasal reaksiyonların fonksiyonlarını düzgün bir şekilde yerine getirebilmesi için gerekli olan vitamin benzeri bir maddedir. Hücrelere enerji sağlamaya yardımcı olur. Ayrıca antioksidan etkisine sahiptir. Kalp yetmezliği, yüksek tansiyon, diş ve diş eti rahatsızlıkları, Parkinson hastalığı, kas rahatsızlıkları ve AIDS gibi hastalıklara sahip olanlar, düşük koenzim q10 seviyesine sahiptir.
- Koenzim q10 Eksikliği:Koenzim q10’un ağız yoluyla alınması, koenzim q10 eksikliği semptomlarını iyileştirir. Bu ender rastlanan bir durumdur. Semptomlar halsizlik, yorgunluk ve hastalık nöbetini içermektedir.
- Vücuttaki hücrelerin enerji üretimini sınırlayan kalıtsal veya edinilmiş rahatsızlıklar:Koenzim q10 kullanımı, mitokondriyal rahatsızlıkların belirtilerini azaltmaktadır. Bununla birlikte belirtilerin gelişimi yavaştır.
- Yaşlılık ile ilgili görme kaybı (sarı nokta hastalığı):koenzim q10 ve omega 3 yağ asidi gibi belirli ürünlerin alınması, yaşlanma ile ilgili görme kaybı olan kişilerde görmeyi artırmaktadır.
- Kalp Yetmezliği: Bazı araştırmalar kalp yetmezliğinin düşük koenzim q10 seviyesi ile ilgili olduğunu ileri sürmüşlerdir. Koenzim q10 kullanımının tek başına kalp yetmezliği tedavisine yardımcı olduğu tamamen kanıtlanmasa da, diğer kalp yetmezliği ilaçları ve tedavileriyle birleştirilerek alındığında faydalı olabilmektedir.
- Şeker hastalığından kaynaklanan sinir zedelenmesi (diyabetik nefropati):Araştırmalar koenzim q10’un, şeker hastalığından dolayı sinir zedelenmesi olan kişilerde sinir zedelenmeleri ve sinir ağrılarını iyileştirdiğini ortaya koymuştur.
- HIV/AIDS:Koenzim q10, HIV/AIDS olan kişilerde bağışıklık sistemini güçlendirmeektedir.
- Huntington hastalığı:Günlük olarak 600 mg ve ya daha fazla koenzim q10 almak, huntington hastalığının ilerlemesini yavaşlatmada etkilidir.
- Yüksek tansiyon: Araştırmaların çoğunluğu, koenzim q10’un tek başına veya yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan diğer ilaçlarla birlikte alınmasının tansiyonu düşürmeye yardımcı olduğunu ortaya koymuştur.
- Bypass ameliyatının neden olduğu kan damarları komplikasyonları: Kalp veya damar ameliyatları boyunca kan akışının azalması, dokuları oksijenden mahrum bırakır. Dokulara kan akışı yeniden başladığında bu dokular zarar görür. Bypass veya damar ameliyatından önce bir hafta boyunca koenzim q10 alınması dokuların zarar görmesini azalttığına dair bulgulara rastlanmıştır. Ancak bazı araştırmalar bu bulgularla hem fikir değildir.
- Migren başağrısı:Koenzim q10 almak, migren baş ağrılarını önlemeye yardımcı olur. Bununla birlikte, migren ortaya çıktıktan sonra tedavisinde etkisi yoktur.
- Kas Gelişmeme Hastalığı: Koenzim q10, kas gelişmeme hastalığı olan kişilerde fiziksel performansı artırmaktadır.
- Kalp krizi: Bir kalp krizinin başlamadığında, 72 saat içinde ve bir yıl boyunca alınan koenzim q10 kalp ile ilgili sorunların ortaya çıkma ve başka bir kalp krizi riskini azaltır.
- Peyroni hastalığı ( erkeklerde ağrılı ereksiyon): Araştırmalar, koenzim q10’un ağrılı ereksiyon yaşayan erkeklerde sertleşme fonksiyonunu iyileştirdiğini ortaya koymuştur.
Koenzim Q10 Yan Etkileri
- Yetişkinler için koenzim q10’u ağız yoluyla almak veya doğrudan dişetlerine uygulamak zararsızdır.
- Çoğu insan koenzim q10’u iyi olarak görse de, mide bulantısı, iştahsızlık, mide rahatsızlığı, kusma ve ishal gibi bazı ufak yan etkileri vardır. Bazı insanlarda deri döküntülerine neden olmaktadır.
- Ayrıca tansiyonu düşürmektedir ve bu yüzden çok fazla düşürüp düşürmediği dikkatli bir şekilde kontrol edilmelidir.
- Kemoterapi: Koenzim q10’un bazı kemoterapi ilaçlarının etkinliğini düşürdüğü gözlemlenmiştir. Kemoterapiye giren kişiler koenzim q10’u dikkatli bir şekilde kullanmalıdır.
- Ameliyat: Koenzim q10, ameliyat esnasında ve sonrasında tansiyonun kontrol edilmesini engeller. Bu yüzden planlanan bir ameliyattan en az iki hafta öncesinde koenzim q10 kullanımı bırakılmalıdır.
Koenzim Q10 Dozajı
Koenzim q10 eksikliği: Günlük 150 mg
Mitokondriyal rahatsızlıklar: Günlük 150-160 mg
Yetişkinlerde kalp rahatsızlıkları için: İki veya üç doza bölünerek günlük 100 mg
Kalp krizi olan hastalarda gelecekte ortaya çıkacak kalp olayları riskini azaltmak için: İki doza bölünerek günlük 120 mg
Yüksek tansiyon için: İki doza bölünerek günlük 120-200 mg
Migren baş ağrısını önlemek için: Günde 3 defa olmak üzere 100 mg
Parkinson hastalığı için: Artırımlı olarak günlük 3-4 doza bölünmüş 300 mg, 600 mg, 1200 mg, and 2400 mg
HIV/AIDS için: Günlük 200 mg
Erkek infertilitesi için: Günlük 200-300 mg
Kas distrofisi için: Günlük 100 mg
Gebelik toksemisi: Hamileliğin yirminci haftasından başalayrak günlük iki doz şeklinde 100 mg
Not: Bir kerede büyük miktarlarda almak yerine toplam dozu günlük 2 veya 3 defaya bölerek kullanmak yan etkilerini azaltmaya yardımcı olur.