Anne sütü, bebek için paket bir sağlık deposu, yaşam için gerekli olan bütün direncin alındığı, geliştirici, kuvvetli ve muadili olmayan bir emzirme dönemi besinidir. Emziren kadınlar ve bebek için oldukça hassas bu dönemde, anne bu süreci bilinçli geçirmek zorundadır.
Yorucu ve yoğun bir hamilelik döneminin ardından, yeni bir hassas döneme girilmiştir. Emzirme dönemi, kadının yaşamı boyunca pek karşılaşmayacağı, metabolizmasındaki aktivitelerin hassaslaştığı, hormonsal dengenin pamuk ipliğine bağlı olduğu bir dönemdir. Hem eski ve normal düzenin sağlanması, hem de bebek için gerekli bütün ihtiyacın, anne sütünden karşılanması için sayılı zamanlardır. Bebeğe, ilk 6 ay sadece anne sütü, daha sonra en az 1 yaşına kadar anne sütü verilmelidir.
Anne Sütünün Önemi
Hayatın bu ilk adımlarında bebek sağlığı için, doğru beslenme anne sütü ile bebeğe yansıyacaktır. Anne sütü, tek başına sağlam bir tıbbi müttefiktir. Emzirme döneminde anne sütünün bu gücünü bebeğe yansıtmak için, destekleyici besinler tercih etmek, huzurlu, sağlıklı bir bebeği çocukluk dönemine kadar götürür.
Anne sütü alan bir bebek, bu dönemde sindirim sistemi henüz gelişmemiş, sinirsel dokuların en küçük bir tehditte etkileneceği, bağışıklık sisteminin oldukça hassas bir metabolizmaya sahiptir. Böyle bir dönemde, anne sütünün de bebeğe bir tehdit unsuru olması, beyin fonksiyonlarının bozulma riskini, alerjik yapısını ve sindirim sistemi bozukluklarını tetikleyebilecektir.
Annenin kokusundan bile huzur bulan bebeğin, emzirme dönemi sürecinde, anne sütündeki negatif bir unsurdan ne kadar etkileneceğini varın siz düşünün. Hem annenin sağlıklı ve dengeli bir dönem geçirmesi, hem de anne sütünün bebek için sağlık ve gelişim açısından görevini yerine getirmek için, bu dönemde uzak durulması gereken gıdalar vardır. Peki bebek emziren anne ne yememeli?
Anne sütü, bebek ile anne arasında psikolojik bir bağ kuran, mucizevi bir yöntemdir. Bu sebeple, annenin stres, huzursuzluk ve depresyon semptomlarına sahip olması, bebeği direkt etkileyecektir.
- Anne, bu dönemde asit içerikli besinler yememelidir. Asidik besin, bebeğin ve annenin sindirim sisteminde rahatsız edici sorunlar ortaya çıkarabilmektedir. Portakal, erik, vişne, kavun, karpuz, elma gibi meyveler yenmemelidir.
- Brokoli, lahana, karnabahar, turp, Brüksel lahanası, bezelye, soğan, piyaz, nohut gibi besinler gaz yapıcı özelliğe sahiptir. Bebek için gaz sancısı, oldukça büyük bir sorundur. Sindirim ve solunum sisteminin hassasiyeti, gaz sancısını ağlama nöbetlerine, uykusuz bir döneme sürükler.
- Fazla çay içmek, kafein içeren kahve çeşitleri, çikolata ve gazlı içeceklerin tüketilmesi de anne sütünün olumsuz etkilendiği hususlardır.
- Tüketildiğinde yetişkinlerin sindirim sistemini bile zorlayan salatalık, mısır, buğday, kabak, enginar, pırasa gibi gıdalar bebekler için daha fazla risktir.
- Gaz yapıcı bir başka besin grubu da, şarküteri ürünleridir. Emzirme döneminde süt, yoğurt, peynir ve tereyağı yenmemelidir. Bu etki anne sütü ile bebeğe geçtiğinde, gaz, ishal ve çeşitli cilt sorunlarına neden olur. İnek sütü ürünlerinin direkt alınması gibi yemeklerin içinde alınması da aynı olumsuz etkiyi verecektir. Bu yüzden, yoğurtlu yemekler, sütlü tatlılar da emzirme dönemi için sakıncalıdır. Fakat süt ürünlerinin, pişirildikçe gaz yapıcı özelliğinin azaldığını söylemekte fayda var.
- Bütün tıbbi ilaçlar ve bitkisel ilaçlar, bu dönemde annenin uzak durması gereken ilaçlardır. Belirli bir hastalık için kullanılan ilaçlar, etkisini göstermek için, metabolizmada hızlı bir tepkime yaratabilir. Örneğin; kan akışının hızlanması, sindirim sisteminde aksaklıklar, ilaca maruz kalan karaciğerde kalsiyum birikmesi, görevi aksayan karaciğerin toksinleri uzaklaştırmakta zorlanması gibi etkiler oluşabilir. Böyle bir durumda anne sütü için bir tehdit ortamı oluşmuş olur.
- Hamilelik dönemi başta olmak üzere, sigara içmek ve alkol tüketmek emzirme dönemi için de kesinlikle tehlikelidir. Alkol çok kısa bir sürede anne sütüne karıştığından, bebeği olumsuz etkileyecektir.
- Özellikle doktora danışarak ve bilimsel çalışmalar sonucu belirlenmiş dozların dışına çıkmayacak şekilde, rezene çayı ve papatya çayı tüketmek, anne sütü aracılığı ile bebeği rahatlatıcı bir etkiye sahiptir.
Emzirme dönemlerinde yaşanan en büyük sıkıntılardan biri de, anne sütünün yetersiz olmasıdır. Bu yetersizlik anne ve çevresini telaşla karışık çözümler bulmaya iter. Kulaktan dolma bilgilerinde arttığı bu süreçte, bilinçsiz beslenme anne sütünü bebek için bir tehdit haline getirmektedir. Bunun sonucunda, bebekte sindirim problemlerinden, kolik bebek rahatsızlığına, ağlama problemlerinden, cilt rahatsızlıklarına kadar bir çok sorunu beraberinde getirir.
Emzirme döneminde, bebek merkezli beslenmek, bebek ve anne sağlığı için çok önemlidir. Doğru ve bilinçli beslenip bebeğinin sağlığını koruyan anne, sağlıklı bir annedir.